TÜRK KÜTÜPHANECİLER DERNEĞİ'NİN 76. YILI: MESLEĞİ SAVUNMAK VE GELECEĞE TAŞIMAK
- TKD Istanbul Subesi
- 4 gün önce
- 2 dakikada okunur
Türkiye’de derneklerin gelişimi; maddi olanakların yanı sıra toplumsal ortamın ve düşünce özgürlüğünün güçlenmesine bağlıdır. 1949 yılında kurulan Türk Kütüphaneciler Derneği (TKD), 76 yıldır bu şartlara rağmen üretmeye, emek vermeye ve mesleği geliştirmeye çalışmıştır. Bültenleri, dergisi, konferansları, tanışma toplantıları ve çeşitli etkinlikleriyle kütüphanecilik alanına önemli katkılar sağlamıştır.
Bu bağlamda TKD’nin tüzüğünün 3. maddesinde derneğin amaç ve çalışma alanları saptanmıştır buna göre en temel görevini şu şekilde özetlemek mümkündür:
“Kütüphanelerle ilgili sorunların çözümüne yardımcı olmak ve kütüphanecilerin özlük haklarını koruyucu ve geliştirici tedbirler almak.”
Bugün, 76. kuruluş yılında bu görevin anlamı daha da büyüktür.
Kütüphaneciyi ve Kütüphaneyi Savunmak
Türkiye’de kütüphanecilik mesleği hala birçok kurumda hak ettiği konuma ulaşabilmiş değildir. Kurumlar kütüphaneci istihdamını teknik hizmetler sınıfında “kütüphaneci” kadrosu yerine sözleşmeli personel, memur, kimi zamanda bilgisayar işlenmeni kadrolarında kütüphaneci alımına gidilmektedir. Kurum yöneticileri elaman ihtiyacını kütüphaneci kadrosunda almak yönünde ısrar etmek yerine birazda işin kolayına kaçmaktalar. Bu durum kütüphanelerin ve kütüphanecilerin bürokratik bakışın içinde önemini yitirmesine sebep olmaktadır. Eğitim sisteminde kütüphanecilik kültürünün yeterince yer bulmaması da bu yanlış algının sürmesine neden olmaktadır.
Geçmişte haksızlığa uğrayan kütüphaneciler olmuş; kimi zaman bu haksızlıklar resmi makamlar eliyle gerçekleştirilmiştir. Derneğin görevi, işte tam da bu durumlarda mesleği ve meslektaşı savunmak, suskun kalmamaktır. 76. yılda, TKD’nin varlık sebebi olan bu sorumluluğu yerine getirme çabası içerisinde olduğumuzu düşünüyorum.
Birlikte Çalışmanın Gücü
TKD, yıllar içinde kütüphanecilik alanındaki faaliyetleri ile kütüphaneciliğin tüm otoritelerini bir araya getirmiştir ve birlikte çalışmalar yapılmıştır.Bugün Türkiye’de kütüphanecilikle ilgili neredeyse tüm uzmanların yolu TKD’den geçmiştir.
Meslektaşlarımız böylesine güçlü bir birikime sahip olan TKD’ye sahip çıkmaya devam ettikleri sürece; TKD kütüphaneciler ve kütüphanelerle ilgili sorunlara çözüm üretmek, kurumlarla temas kurmak ve politika önermek için en etkili platformdur. Mesleğin gelişimi için bu platform hem mesleğin saygınlığı hem de toplumun bilgiye erişimi için hayati önem taşımaktadır.
Kütüphaneler, bazı kişilerin kişisel yönetim anlayışlarının değil, toplumun ortak bilgi hakkının korunduğu mekanlardır. Kütüphaneciler de yalnızca talimat uygulayan memurlar değil; bilgiye erişimi sağlayan, kültürel yaşamı besleyen uzmanlardır.
Bürokratik baskılar, eleştiriye kapalı yapılar ve suskunluk kültürü; kütüphaneciliğin ilerlemesini önündeki en büyük engeldir. Bu nedenle hem TKD’nin hem de kütüphanecilik eğitimi veren kurumların her zaman özgür düşünceyi, mesleki etiği ve dayanışmayı savunması gerekir.
76. Yılda Bir Çağrı
Türk Kütüphaneciler Derneği, 76 yıldır Türkiye’de kütüphaneciliğin sesi olmuştur. Bugün de aynı inançla, mesleğin geleceğini savunma sorumluluğunu taşımaktadır. Kütüphaneler, toplumların hafızasıdır; kütüphaneciler ise bilgiyle toplum arasında köprü kuran kişilerdir.
Bu nedenle:
Mesleğin saygınlığını korumak,
Kütüphanecilerin haklarını savunmak,
Kütüphanelerin gelişmesi için kurumlarla iş birliği yapmak,
Genç kütüphanecilere cesaret ve ilham vermek,
Düşünce özgürlüğü ve demokratik bir mesleki ortamı güçlendirmek
TKD’nin varlığının temel gerekçeleridir.
Kutlu Olsun
Bugün, TKD’nin 76 yıllık birikimi; emek veren tüm kütüphanecilerin ortak eseridir. Bu mirası yaşatmak ve geleceğe taşımak hepimizin görevidir.
Türk Kütüphaneciler Derneği’nin 76. kuruluş yılı kutlu olsun.Birlikte daha güçlü, daha özgür ve daha nitelikli kütüphaneler için… TKD iyi ki varsın.